Pazartesi, Eylül 27

Cennet Adası: Korfu

Gemimiz, sıradaki durağımız olan Korfu'ya yine sabahın erken saatlerinde vardı. Daha önce burası hakkında hiçbir bilgi araştırması yapmamıştık. Biz beyaz badanalı evler ile karşılaşacağımızı sanarken kaleler, taştan evler ve eski bir şehir karşımızda beliriverdi. Küçük ve şirin bir İtalyan kasabasında gibiydik.

Gemimiz, adanın en büyük yerleşim merkezi olan Kerkyra'ya demirledi. Biz gemiden indikten sonra hemen bir harita aldık. Daha önce bize verilen tur bilgilerinden ve de harita aldığımız yerdeki kızdan aldığımız bilgilerle kuzeydeki "Bella Vista" adlı bölgenin adanın mutlaka görülmesi gereken yeri olduğuna karar verdik. Motor kiralamak istememize rağmen havanın kapatmaya başlaması, saatin erken olması ve çoğu dükkanın kapalı olmasından kaynaklanan sebeplerden dolayı şu şirin Micra'yı 40 euroya kiraladık.

Yaklaşık yarım saatlik yemyeşil bir yoldan sonra karşımıza masmavi suları ile eşşiz bir güzellik olan Paleokastritda çıktı. Burada denize girebilir, güzel manzaraya karşı kahve içebilir ve de 10 euroya motorları gerçekten çok iyi olan bu teknelerle etraftaki mağaraları gezebilirsiniz. Vaktimiz olmadığı için yapamadığımız "Yellow Submarine"lerle denizin altını keşfetmeyi mutlaka yapmalısınız. Burada neler kaçırdığımız gördüm. Tekrar gitmeyi çok istiyorum.
Neyse gelelim bizim gezimize.

Kaptanımız çok konuşkan bir Yunanlı'ydı. Etrafta ne var ne yok teker teker anlattı. Bakın burası mavi sular... burası kırmızı...

Bu kayayı biz aslana benzetiyoruz. Ama siz maymun dersiniz... Kesinlikle maymun...


Yaklaşık yarım saatlik bu gezintiden sonra bu bölgenin hemen yanında tepeye doğru giden bir yol var. Burada da bir ışık. Yol tek şerit olduğu için tam 4 dakika beklemeniz gereken ışık. İlerlediğiniz zamansa Mamma Mia filmi sanki burada çekilmiş izlenimi veren bir manastır var.

Bizans döneminde ait manastır çevresinde el işleri tezgahları, kapıda yöresel kıyafetler ile bekleyen kızlar ve içeride zeytinli sabunlar sizi bekliyor.




Buradan ayrılıp yine ışıkta bekledikten sonra yolumuza devam ettik. Karşımıza çıkan her küçük yerleşimde yine aynı tarz ışıkla karşılaştık. Benden söylemesi. Araba kullanacaksanız mutlaka dikkat etmelisiniz. Çok az bir araba yolculuğundan sonra ünlü "Bella Vista" ya geldik. Manzara gerçekten büyüleyici. Burada oturup güzel manzaranın tadına varacağınız (bizim oturduğumuz kafenin tatlıları çok başarılı) birkaç kafe var. Manzaraya bakarsanız daha önce gezdiğimiz mağaralar ve eski manastırın tam karşınızda olduğunu görürsünüz.


Manzaradan sonra bira da alışveriş yapalım diye şehir merkezine doğru araba ile yola çıktık. Merkeze doğru geldiğimizde trafik sıkışıklığı ile karşılaştık. Biz de arabadan kurtulup yürüyerek gezmeye karar verdik.


Burası her tarafta dükkanları olduğu bir alışveriş merkezi. Yağmur yağmaya başlamasa daha da zevkli olacaktı ama ne yapalım. Dükkanları neredeyse hepsi turunç ve limon likörleri satıyor. Likörlü şekerler her dükkanda tattırılıyor. Mutlaka deneyin. Bol bol da alın. Çok güzeller...

Güzel ada Korfu'ya verilen saatler yetmiyor. Her yer yemyeşil zeytin ağaçları ile süslenmiş, masmavi sular, incecik kumlu plajlar ve taş evler ile süslü şehir... Daha gezilecek, yapılacak çok şey var...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder